“Zeytinliklerimizin de olduğu Taylıeli Köyü ‘nün uzun yıllar muhtarlığı yapmış dedemin evinde, Burhaniye'nin İskele mahallesinde, avlusunda zeytin çukurları olan bir evde geçen çocukluğum: Yemeklik zeytinler evdeki büyük zeytin çukurlarında olgunlaşır, yağlık zeytinler sıkılıp yağ haline getirildikten sonra evin "mağaza" denilen odalarında saklanırdı. Yüksek asitli yağı vermezdi kimseye, sabun yapardı bizimkiler. Keskin zeytin kokulu çuvalların güneşi kesmek için kullanıldığı çardaklarda otururduk. Her sokakta bir patos, zeytin eleği. Zeytin ağacı olmayan ev olmaz bizim oralarda. " Var senesi ..." diye başlayan cümleler, sabaha karşı saat 04.00’ te başlayan zeytin toplama telaşı. Öncesi hazırlık. Tayfası, kahyası, traktörü, eleği, zeytin, toprağın kokusu. Dengeli yağmur, kış sıcağı, ağaca ilgi alaka, çocuk gibi yıllarca karşılıksız bakılır ağaca, kırılmaz kolu kanadı. Biz iyi baktığımız ağaçlarımızdan aldığımız hasadı bu yıl da vereceğiz sıkıma, umarım size kadar gelir nefaseti, o güzel kokusu. Zeytinliklerin arasında geçen yılların ardından, 2009 yılında Marmara Üniversitesinde yükseklisans programı kapsamında verilen Girişimcilik proje ödülü ile doğdu Zeytin Ofisi. 2010 yılı itibari ile Zeytin Ofisi markası ile kendi yağhanemizde doldurduğumuz ürünleri zeytinyağına kıymet verenler ile buluşturuyoruz.”