Afyon Sultandağı’nın dere kokulu tarlalarında büyüyen bir aile geleneği… Dilek Karakoyun’un hikayesi, çocukluğundan beri bildiği o toprak kokusuyla başlıyor. Ailecek yıllardır çiftçilik yapan Karakoyun ailesi, kirazdan vişneye, elmadan muşmulaya kadar bölgenin bereketini el emeğiyle üretmeye devam ederken bir gün kendilerine bir soru soruyor: “Kendi soframız için ilaç kullanmıyorsak, neden ürettiğimiz meyvelere kullanalım?” Bu sorgu, Dilek Hanım’ın üretim anlayışını tamamen değiştiriyor. Bahçelerde ziraai ilaçlarla çalışmak vicdanına ağır gelince, toprağa ve ürettiği her meyveye daha fazla kulak veriyor. Verimin biraz azalacağını bile bile, doğallığı korumanın değerini seçiyor. Ve bu yolculuk zamanla belgeleniyor; 13 yıllık organik tarım tecrübesi resmi sertifikayla tescilleniyor. Bugün Dilek Karakoyun, Sultandağı’nın enfes kirazını, vişnesini, armudunu, kayısısını ve daha pek çok meyvesini aynı özenle yetiştirmeye devam ediyor. Bu işi severek yapıyor, toprağın karşılığını sağlıkla aldığını hissediyor ve ürettiği her ürünü gönül rahatlığıyla sizlerle buluşturuyor.